[youtube https://www.youtube.com/watch?v=xJZF-skCY-M?rel=0]
Evi, işi, eşi de olsa, insan mutsuz olabiliyor yine. Şükretmeyi bilmez. Hep sıkılır.
Bilmiyoruz.
Her şey tam olsa, bu sefer de "acaba onlar olmasaydı nasıl olurdu?" diye düşünür. Mutluluğundan mutsuz olur.
Ama yaşamak bunu gerektiriyor sanırım. Hayat, "işim bitti, bana müsaade" değil; hayat, "şu yoldan gittim, bir de bu yola bakayım". Yoksa ne anlamı kalırdı uzatmanın, değil mi?
Ama benim zamanımın getirisi bu olmalı ki gördüğüm sadece bu. Artık her şeyi o kadar çabuk elde edip, o kadar çabuk tüketir oldu ki insanoğlu, yapacak bir şeyi kalmadığı için devam etmenin de anlamsız olduğunu düşünüyor. Kendisi de tükeniyor.
Ben günübirlik isteklerden bahsetmiyorum. Gerçekten sıkılmaktan bahsediyorum. Zaman zaman değişim istersin,sonra eskisine geri dönersin;o ayrı. Benim dediğim, tamamen değişmek. Tamamen değiştirmek...
Bazen diğerlerinin her zamanki yaptıkları sıkar insanoğlunu.
Bazen de diğerlerine sergilediği davranışın kendisine yapıldığını gördüğünde sıkılır canı.
Hani "önce ben" demeli ya; bunun yerine "hep ben" der ve uyum sağlamazsa, uyumsuzluğun getirilerinden de sıkılır.
Öf.
Ne kadar da melankolik bir yazı.
Saçma sapan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bu konu hakkında bir şeyler söylemeyecek misin?