24 Aralık 2019 Salı

Neler Olmuş Şöyle Bir Baktım

Ben ne kötü şey yaşarsam unutuyorum sevgili okur. Bazen iyi şeyleri de unutuyorum. Ne bileyim, ben de böyleyim işte. Geçmişin anılarını unutabiliyorum. Arada taktıklarım olabiliyor, onlarsa asla gitmiyor aklımdan. Hele ki sevdiğim bir kişilik tarafından bana gelmişse bu. Ne yaşamışım diye şöyle bir baktım yazdıklarıma. Hatırlamak ve "Neden olmadı?" diye tekrar tekrar sormamak için. Hoş, burada genelde güzel şeyleri yazmışım. Yaşadığım olumsuzluklar başka bir yerde yazılı.

En başktaki heyecanımı hiç unutamadım. O anı düşündükçe hâlâ kalbim hızlanır. Karanlığıma doğan güneşi nasıl unutayım ki? Unutamam. Bunu da defalarca bir oraya bir buraya yazmışım zaten: Kasım 2014'ün Yeri Bambaşkadır Bende



Sonra hiç kopmak istememişim, çünkü hayat gibi bir şey bulmuştum. 2 saniyem onu düşünmeden geçmemiş. Değişmişim, hiç böyle olmamışım: Sen...

Bu şarkı bizim içindi sanki:

https://open.spotify.com/embed/track/4XVif6rh9oYMIjazZ5F65A

Sonra, memleketine döndü, okulu bitti. Güneşim kayboldu 21 günlüğüne. Bulutlar bir türlü dağılmıyordu sanki. Aklımı, onun gitmesinden başka bir şeye veremiyordum, çünkü dönmeyecekti. Taşınmıştı. Ama döndü! Doğa bize yardım etti. Yanımda iş buldu. Geldi: Heyecan!

Şimdi bu heyecanı başkası yaşayacak...

Sonra geldi. Biz beraber yaşamaya başladık ve 2016'dan sonra yavaş yavaş bitmeye başladık. Onu bulduğum günü hiç unutmadım ama kaybedişimi fark ediyordum. Sürekli kavga ediyorduk. Sevgisini hissetmiyordum ilk zamanlardaki gibi. Heyecanını hissetmiyordum. Yorulmuştu. Belki de ben yordum. Sonuçta bende çok emeği var. Hep derim, bana bir sevgiliden başka anne, kardeş ve arkadaş da olmuştu o. Bunu yapmak kolay değildir. Belki içinden geliyordu, belki de yaparken gocunmuyordu ama yine de yormuştur, eminim.

Sevgisini hissetmedikçe daha çok üstüne gittim. Bir türlü göremiyordum. Sanki hep uzaklaşmak istiyordu. Sanki sıkılıyordu. Belki benden sıkılmıştı, belki de genel olarak yaşadığı hayattan zevk almıyordu. Ben de almıyordum. Yanımda uyurken çok ağladım, beni sevmeyen bir insanın yanında neden durduğumu sorgularım aylarca. Ona belli etmek istemedim, çünkü zaten ruhsal sorunları olan zor bir insandım ona göre, bir de bunu gösterirsem iyice kafayı yer diye içime attım. Atmamam lazımmış. Patladım. Acı bir şekilde öğrendim. Sonra bir şey oldu, ben sakinleştim. Benden gideceğine emindim, o yüzden sakinleştim. Bir gün gideceğini söylediğinde üzüldüm, ama yapacak ne vardı ki? Ben de artık, onun istediği gibi "an"ımızı yaşamayı denedim. Ee bir gün benden kesin olarak gideceğini biliyordum artık. Her an başkasını sevecekmiş gibiydi. Belki ben soktum aklına, belki de zaten olacağı vardı, başkasından hoşlandı. Sakince konuştuk. Öyle bir şey olmayacağını söyledi ama ben artık benden gideceğine kesin olarak inanmıştım. Zaten daha öncesinde benden ayrılmak istediğini söylemişti ve bir an önce evleri de ayırmak istemişti. Sonrasında ne kadar "'iyi ki' devam ettik, ayrılmadık, ikna ettin, değerimizi anladım" dese de o zaman kararını vermişti o, ayrılık gerçekleşmeliydi. Geriye sadece kırıntılar kalmıştı bizden ve de bir iz. Sıkılmıştık artık.

İyi ki severek ayrıldık. İyi ki nefret etmeden bitirdik bizi.

Ben yine karanlıktayım. Güneş doğmuyor, ışıklar 10'da sönüyor.

Bana yaşattığı şeyler için teşekkür etmem lazım.
En başta, bana yeniden sevebileceğimi gösterdiği için;
sevmeyi ve sevdiğin için savaşmak gerektiğini öğrettiği için;
okulumu bitirmeme yardımcı olduğu için;
beni sıcak tuttuğu için;
hiçbir şeyin sonsuz olmadığını anlamamı sağladığı için;
anı yaşamanın önemli olduğunu anlattığı için;
insanın her zaman önce kendisini sevmesi gerektiğini içime işlediği için.

Ben büyüdüm.

Sevmeyi öğrendim. İlişki yaşamanın hem mutluluk hem acı verdiğini öğrendim. Tecrübe edindim.

Ben büyüdüm, geliştim.

Muhtemelen okumayacaksın bu yazdıklarımı ama yine de sana bir şey söylemek istiyorum: Ben seni hiç unutmayacağım. Kalbimin ortasında değil ama bir köşesinde hep var olacaksın. Ortaya bir başkası geçecek ama sen mutlaka bir kenarda olacaksın, gördüğüm zaman tebessüm edeceğim, dengesiz bir sevgi barındırmamam gerektiğini anlayacağım...

Hoşça kal Koala'm...
Belki başka bir hayatta karşılaşırız; bu sefer kafan karışık değildir, benimle evlenmek istersin. Kim bilir.
Bana verdiğin o bir çift kanadı çıkarıyorum artık.

Yolun açık olsun.

1 yorum:

  1. Kanatlar senin doğal bir parçan olduysa ve işe yarıyorsa çıkarmana gerek yok. Sevgiyle kal Gezgin Keçi.

    YanıtlaSil

Bu konu hakkında bir şeyler söylemeyecek misin?