18 Kasım 2019 Pazartesi

Huzurludur Umarım

Eski yazılarımı okurken anneannemin vefatına denk geldim (Şu anda onun yeleğini giyiyor olmamın da etkisi olabilir.). Yine aklıma düştü. Her an kendisi için dua ediyorum, ne kadar işe yarar, ne kadar ona gider, gidiyor mu, işe yarıyor mu bilmiyorum ama yapıyorum yine de bunu. Ne olduğunu bilmiyorum, bu nedenle de yapmamın bir zararı yok. Faydası oluyorsa ne âlâ...

***



Ne işe yaradığını bilmediğimiz konularda bir şeyler yapmamız da ayrı bir konu. Belki gerçekten böyle bir şey var, belki de yok ve kendimizi rahatlatmak için yapıyoruz. Kendimizi düşünerek yapıyoruz bunu. Evet. Friends'in 5. sezon 4. bölümünde Joey, Phoebe'ye "iyi bir şey yaptığın zaman karşılığında en azından mutluluk alıyorsun, yani karşılıksız iyiliği hiçkimse yapmaz" diyordu. Bu konuşmayı asla unutmadım. Bu benim yaptığım da, en azından kendimi iyi hissetmek için yaptığım bir eylem. Herkes bunu böyle yapıyor. Bir aç doyuruyorsun, iyilik yapıyorsun, karşılıksız yaptığını sanıyorsun ama aslında bir karnı doyurmanın, bir canı mutlu etmenin verdiği haz veya mutluluk ya da kendini önemli hissetme durumu var ortada.

***

Anneannem hiçbir torununun düğününü göremeden gitti. Halbuki torunlarını çok severdi, düğünlerini görmek isterdi, onların çocuklarını sevmek isterdi... Kuzenimin bebeğini kucağına alsa, boncuk boncuk dökülürdü gözyaşları, okur üflerdi, severdi, koynuna alırdı, sonra ağlamaya devam ederdi ama mutluluktan... Onu görünce biz de ağlardık, mutluluktan. Az önce gözümün önüne bu geldi sevgili okur. Keşke görebilseydi hepsini. Hayata bak ki, vefatından 1 hafta sonra bir kuzenim, 4 ay sonra öteki kuzenim evlendi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bu konu hakkında bir şeyler söylemeyecek misin?