Kuzenim, yarına köpeği Mersin'den getirebileceğini söyledi. Hemen heyecanla Mine ablayı aradım!
Dün bir kalabalık varmış orada, o sırada benim köpek ve annesini çalmışlar. Zaten Mine ablanın "Aaa Gizcim" diye telefonu açmasından bir şey olacağı belliydi.
Gözlerim doldu.
Sesim titremeye başladı.
Bolca yutkunarak belli etmemeye çalıştım. Sonra da hemen kapattım zaten.
İkimiz de 27 Nisan'da doğmuştuk. 25 yıl arayla da olsa... Her gün hayaliyle uyuyordum. Her hayvan görüşümde o aklıma geliyordu. Mutluluktan kendimi sıkıyordum... Bir sürü petshop'tan yatak, tarak, tasma, şampuan, yemek araştırmıştım bir de... Beraber yürüyeceğimiz yerlere bakıyordum, ben de onunla spor yaparım diyordum. İsmini bile arkadaşlar arasında geçiriyordum. Daha hiç dokunamadığım köpeğime isim bile bulmuştum. Köpeğimi buldum diye, hayvan sahiplendirme gruplarının bildirimlerini bile kapatmıştım...
Kahroluyorum şu an ya.
Of.
29 Haziran 2015 Pazartesi
26 Haziran 2015 Cuma
Hay zıkkım böcekler!
Günlerdir kaşınıyordum. Alerji falandır dedim ama bugün bir seçenek daha eklendi.
Yastığımı duvara yaslamış, telefonumla oynuyordum. Kafama pıt diye bir şey düştü gibi hissettim. Karanlık olduğundan bir şey göremedim, saçımdır diye düşündüm. İçim rahatlamadı. Telefonun ışığını yastığıma bir tuttum, çatallarını dikmiş bir KULAĞAKAÇAN! Ya da ÇATALAVRAT!
Ulan kapalı evin içinde sen gel kafama düş! Şu anda daha beter kaşınıyorum. Üstüne huylandım. Üstüne midem bulanmaya başladı. Tırsıyorum bi de.
Yatağımı fenerle aradım, bir şey bulamadım ama sanki bir sürü şey bana dokunuyor, üzerimde geziniyormuş gibi hissediyorum.
Kafamı, üstümü silkeledim ama OFFF NEREDEN GELDİN BE SEN ŞAŞKIN HAYVAN? NİYE YANİ?
Bak kafamda bir şey var gibi sanki!
Bir de ormanda yaşamayı isterdim ben. Hayırdır sen ne ormanı? Ormanda bunun bin katı var, zeka küpü seni.
Yastığımı duvara yaslamış, telefonumla oynuyordum. Kafama pıt diye bir şey düştü gibi hissettim. Karanlık olduğundan bir şey göremedim, saçımdır diye düşündüm. İçim rahatlamadı. Telefonun ışığını yastığıma bir tuttum, çatallarını dikmiş bir KULAĞAKAÇAN! Ya da ÇATALAVRAT!
Ulan kapalı evin içinde sen gel kafama düş! Şu anda daha beter kaşınıyorum. Üstüne huylandım. Üstüne midem bulanmaya başladı. Tırsıyorum bi de.
Yatağımı fenerle aradım, bir şey bulamadım ama sanki bir sürü şey bana dokunuyor, üzerimde geziniyormuş gibi hissediyorum.
Kafamı, üstümü silkeledim ama OFFF NEREDEN GELDİN BE SEN ŞAŞKIN HAYVAN? NİYE YANİ?
Bak kafamda bir şey var gibi sanki!
Bir de ormanda yaşamayı isterdim ben. Hayırdır sen ne ormanı? Ormanda bunun bin katı var, zeka küpü seni.
12 Haziran 2015 Cuma
Değişiyorum
Beni, uykumdan kimse uyandıramazdı. Hele ki telefona bakmak için asla! O kadar derin uyurdum ki, telefonun çaldığını duymazdım, hatta bazen meşgule alıp tekrar uyurmuşum.
Arkadaşımın törene geç kalmasına sebep olmuştum bir keresinde de. Alarm çalmış. Sen kalk, ta telefonun başına git, alarmı sustur ve geri yat.
Şimdi ise, hayatımdaki kadın sayesinde çok hafif uyuyorum. Her an "ya ararsa?" diye heyecanla beklemekte oluyorum. Sanırım. Çünkü her telefonum çalışında pat diye uyanıp açabiliyorum.
Bugün de bunu fark ettim işte.
Arkadaşımın törene geç kalmasına sebep olmuştum bir keresinde de. Alarm çalmış. Sen kalk, ta telefonun başına git, alarmı sustur ve geri yat.
Şimdi ise, hayatımdaki kadın sayesinde çok hafif uyuyorum. Her an "ya ararsa?" diye heyecanla beklemekte oluyorum. Sanırım. Çünkü her telefonum çalışında pat diye uyanıp açabiliyorum.
Bugün de bunu fark ettim işte.
9 Haziran 2015 Salı
Köpüş gelecek diye...
Kaç gündür uyuyamıyorum. Dön Allah dön!
O köpeği Mersin'den Ankara'ya nasıl getireceğim?
2 aylık hayvana sakinleştirici yaparlar mı?
Ben yokken kim veterinere götürecek de otobüse verecek?
Taşıma kafesi lazım, nasıl alıp da yollayacağım?
Otobüs şirketleri alıyor mu?
Ya sakinleştirici yapılmazsa?
Ben birkaç ay daha köpeği evime alamazsam ve başkası alıp götürürse?
Aileme söylesem de bir ay bari baksalar, ben gelene kadar...
Ama o süreç içinde veterinere de götürmek lazım, aşı vs için. Annemler hayatta uğraşmaz!
Birisi arabayla getirse Ankara'ya keşke... Ama o zaman da gençlik hastalığına yakalanmasın?
Köpek büyük sorumluluk; neyse ki iki kişiyiz. Değil mi?
Mine ablaya söyleyeyim de, Ankara'ya gelen bir tanıdığı varsa köpeği de getirsin.
Sınavlardan sonra doğum günü var. 1 Temmmuz'da Mersin'e dönsem, geri gelmem gerekecek çünkü sunumlarım var. Bu sefer de sürekli git-gel maddi olarak çökertir beni.
Keşke annem bakabilse bir süreliğine. Balkonda ona koliden bir kulübe yaparız, minicik hayvan zaten. Ama tuvalet eğitimi yok, annem çıldırır! Aşıları ve bakımı yapılmadan da evde bakılmaz, tehlikeli.
Böyle böyle düşünürken, Mine ablaya yazdım: Köpekleri ne zaman almam gerekiyor?
Okulun bitince ya da müsait olduğunda gelip alırsın,dedi. Çok büyük miktarda rahatladım! Kampım da 15 ağustosta bitiyor. Zaten kamp da Mersin'de. Dönüşte alıp eve götürürüm. Ankara'ya götürene kadar da bakarım. Annemin ilgilenmesine gerek kalmaz. Ya eve almak istemezse?! Sokağa atacak değil ya! O kadar gaddar olamaz. Yok.
Peki Fethiye'ye gidersen nolcak? Nereye bırakacaksın? Nasıl götüreceksin? Fethiye'ye gitme... Olmaz gitmek istiyorum. Teyzemlerin yeni evlerini görmek istiyorum. O zaman köpek?? Onların da köpeği var, götürsem oynarlar. 14 saat hayvana eziyet değil mi?! Arabayla gidersek, o zaman kolay olur işte! Nolur arabayla gidelim Fethiye'ye!
Karman çormanım. Yarın sınavlarım başlıyor. Hafta sonuna ODTÜ sınavlarım da var. Daha projemi yapmadım. Kamp için plan çıkarıp, belediyeyle konuşup, oyunlar hazırlamam ve katılımcılara e-posta atmam gerek. Neyse buna daha zaman var. ders çalışmaya devam edeyim ben.
[gallery columns="1" size="medium" type="slideshow" ids="161,160,159,158,157"]
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)